Katılım finans alanında Türkiye ve Birleşik Krallık arasındaki işbirliğini güçlendirmeyi ve sektörün küresel entegrasyonunu hızlandırmayı amaçlayan UK–Türkiye Islamic Finance Forum, Türkiye Katılım Bankaları Birliği, İngiltere İstanbul Başkonsolosluğu ve UK Export Finance işbirliğinde, 8 Temmuz 2025 tarihinde Londra’da başarıyla gerçekleştirildi.

Forumun açılış bölümünde, iki ülkenin katılım finans vizyonunu ortaya koyan önemli isimler konuşma gerçekleştirdi. İngiltere İstanbul Başkonsolosu Sayın Kenan Paleo, Birleşik Krallık’ın Türkiye ile finansal işbirliğini stratejik bir perspektiften ele aldı. İngiltere’nin Ticaret Elçisi Sayın Afzal Khan, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin güçlenmesinde katılım finansın taşıdığı potansiyele dikkat çekti. T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek ise Türkiye’nin katılım finans alanındaki reform politikalarını ve küresel açılım hedeflerini vurguladı.

Forum kapsamında, Türkiye ile Birleşik Krallık arasında dış ticaretin ve ihracat finansmanının güçlendirilmesi, sektörel etkileşimin artırılması ve katılım finans alanında karşılıklı teknik iş birliğinin geliştirilmesi amacıyla önemli bir adım atıldı. Türkiye Katılım Bankaları Birliği ile UK Export Finance arasında bir Mutabakat Zaptı imzalandı. Anlaşma, taraflar arasında sürdürülebilir iletişim kurulmasını, paydaşlar arasında işbirliği fırsatlarının teşvik edilmesini ve ortak projelere etkin katılım sağlanmasını hedeflenmektedir. TKBB Başkanı Mehmet Ali Akben, imzalanan Mutabakat Zaptı’nın iki ülke arasında ticaretin ve ihracatın finansmanı, eğitim çalışmaları ve uluslararası düzeydeki standartlara uyum gibi alanlarda derinleşme sağlayacağına inandıklarını belirtti. Ayrıca, bu işbirliğinin İslami finansın Türkiye’de daha geniş kitlelere ulaşmasına katkı sağlayacağını da ifade etti.Bu stratejik adım, yalnızca iki ülke arasında kurumsal düzeyde bir iş birliği mekanizması oluşturmakla kalmayıp, aynı zamanda katılım finansının küresel entegrasyonuna da katkı sunacak nitelik taşımaktadır.

İlk panelin açılışı, Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı A. Burak Dağlıoğlu tarafından yapıldı. Dağlıoğlu, Türkiye’nin finansal ekosisteminde katılım finansın giderek artan stratejik rolüne dikkat çekti. Yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik reformları, İstanbul Finans Merkezi vizyonunu ve dijitalleşme kapasitesini vurgulayan Dağlıoğlu, Türkiye’nin bölgesel bir katılım finans merkezi olma potansiyelini ortaya koydu. Konuşmasında, etik değerlere dayalı bu finans modelinin yalnızca yerel değil, küresel yatırımcılar için de cazip bir alternatif sunduğunu belirtti.

Panel oturumunun moderatörlüğünü İngiltere İş ve Ticaret Departmanı Ticaret Komiser Yardımcısı Ben Aldred üstlendi. “Türkiye’nin Finansal Ekosisteminden Katılım Finans Yatırım Bankacılığı Uygulamalarına İlişkin Küresel Beklentiler” başlığıyla gerçekleştirilen oturumda, Albaraka Türk Katılım Bankası Genel Müdür Yardımcısı Serhan Yıldırım, DDCAP Yönetici Direktörü Stella Cox, HSBC Varlık Yönetimi Küresel Başkanı Olga de Tapia ve Standard Chartered Yönetici Direktörü Hussain Zaidi yer aldı. Panelde, katılım finansının sadece finansal bir model değil, aynı zamanda toplumsal faydayı önceleyen ve sürdürülebilir kalkınmaya hizmet eden bütüncül bir yaklaşım sunduğu vurgulandı. Katılımcılar, Türkiye’nin genç nüfusu ve gelişmiş altyapısıyla katılım finansın küresel sahnesinde daha belirleyici bir aktör olabileceği konusunda görüş birliğine vardı.

Forumun “Türk Katılım Bankalarının Birleşik Krallık Ticaret Finansmanı Ekosistemine Katılımının Sağlanması” başlıklı ikinci panelinde, Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ticaret finansmanı işbirlikleri, katılım finans perspektifiyle ele alındı. TKBB Genel Sekreter Yardımcısı Fatma Çınar’ın moderatörlüğünde gerçekleşen panelde; Ziraat Katılım Genel Müdür Yardımcısı Osman Karakütük, Katılım Finans Kefalet Genel Müdür Yardımcısı Dr. N. Saygın Sungur, IFAAS Group CEO’su Farrukh Raza ve UK Export Finance Ülke Başkanı Şebnem Alp konuşmacı olarak yer aldı. Panelde, Türkiye’nin katılım finans kuruluşlarının uluslararası düzeyde daha etkin hale gelme potansiyeli vurgulanırken, Türkiye–İngiltere hattında kurulacak katılım temelli işbirliklerinin küresel ölçekte katılım finansın büyümesinde kaldıraç görevi göreceği ifade edildi.

Üçüncü panel, dijital dönüşüm çağında İslami finansın nasıl yeniden şekillendiğine odaklandı.

“Dijital Dünyaya Geçiş: İnovasyon ve Finansal Kapsayıcılık ile İslam Finansmanı İçin Yeni Bir Dönem” başlığıyla düzenlenen panelin moderatörlüğünü Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Ülke Danışmanı Ersoy Erkazancı üstlendi. Panelde; Hayat Finans CEO’su Galip Karagöz, Kestrl CEO’su Areeb Siddiqui, Insha Ventures CEO’su Hasan Sami Bayansar, Revolut Küresel Hükümet İlişkileri Başkanı Adam Gagen, Kuveyt Türk Genel Müdür Yardımcısı Dr. Okan Acar ve Dünya Katılım Genel Müdür Yardımcısı Kamil Kibar konuşmacı olarak yer aldı. Oturumda, katılım finansın dijitalleşme sürecine sadece ayak uyduran değil, bu süreci yönlendiren bir yapı haline gelebileceği vurgulandı. Panelistler, dijital teknolojilerin sunduğu olanaklarla katılım finansa uygun yenilikçi finansal modeller geliştirmenin artık bir tercih değil, sektörel bir zorunluluk haline geldiğini dile getirdi.

Forumun dördüncü paneli, katılım finans yatırım ekosistemine küresel bir perspektiften bakarak sermaye piyasalarının gelişimi ve yatırım fırsatlarının artırılmasına odaklandı. Panelin açılış konuşması Türkiye Varlık Fonu CEO’su Arda Ermut tarafından gerçekleştirildi. Sayın Ermut, konuşmasında katılım finansa uygun ürünlerin derinleştirilmesi, Katılım finans yatırım fonlarının çeşitlendirilmesi ve Türkiye’nin sermaye piyasalarının küresel yatırımcılar için cazibe merkezi haline gelmesi adına yürütülen çalışmaları aktardı. Ayrıca, Türkiye Varlık Fonu’nun bu alandaki stratejik yaklaşımını paylaşarak, Katılım finansın sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle nasıl örtüştüğüne vurgu yaptı.

“Katılım Finans Yatırımlarının Artışına İlişkin Küresel Görünüm: Katılım Finansa Uygun Yatırımları Güçlendirmek için Sermaye Piyasalarının Geliştirilmesi” başlıklı Panelin moderatörlüğünü BlueBay Varlık Yönetimi Danışmanı Timothy Ash üstlenirken, konuşmacılar arasında Xanderia Başkanı Razi Pahlavi, Kuveyt Türk Portföy Genel Müdür Yardımcısı Dr. Bayram Veli Salur, London Stock Exchange Group Kıdemli Yöneticisi Adnan Halawi ve Baillie Gifford İslami Hisse Senetleri Başkanı Tolibjon Tursunov yer aldı. Panelin sonunda, katılım finansın yalnızca dini ilkelere değil, aynı zamanda etik, sürdürülebilir ve uzun vadeli yatırım kriterlerine dayanan evrensel bir finans modeli sunduğu vurgulandı. Türkiye'nin bu modelin merkezinde yer alabilecek güçlü bir yapıya sahip olduğu ortak kanaat olarak öne çıktı.

UK–Türkiye Islamic Finance Forum’un kapanış paneli ise katılım finansın sürdürülebilirlik ilkeleriyle nasıl kesiştiğini ele aldı. Panelin moderatörlüğünü Global Ethical Finance Initiative (GEFI) Genel Müdürü Omar Shaikh yaptı. Panelde; Ankon Genel Müdürü Damla Tüzüner, Global Islamic Finance Platform Ürün Başkanı Dr. Adnan Aziz, Kamu Gözetim Kurumu Sürdürülebilirlik ve Standartlar Daire Başkanı Gülşah Günay, ISSB Üyesi Richard Barker ve ACCA Bölge Kamu Politikaları Başkanı Vikas Aggarwal yer aldı. Katılımcılar, katılım finansın çevresel ve sosyal sürdürülebilirlik hedefleriyle güçlü biçimde örtüştüğünü vurgularken, yeşil finansman alanında katılım finansa uygun standartların geliştirilmesi ve uluslararası kurumlarla daha sıkı işbirliklerinin kurulması gerektiği konusunda görüş birliğine vardı.

UK–Türkiye Islamic Finance Forum 2025, yalnızca iki ülke arasında kurulan finansal bir diyalog zemini olmanın ötesinde, katılım finansının küresel ölçekteki büyümesini destekleyen çok taraflı bir vizyon sundu. Gün boyunca gerçekleşen oturumlarda, katılım finansının sadece bir finansal sistem değil; aynı zamanda etik, kapsayıcı, sürdürülebilir ve dijital dönüşüme açık bir yapı olduğu defalarca vurgulandı. Türkiye’nin dinamik finansal yapısıyla Birleşik Krallık’ın küresel finans ağı ve düzenleyici tecrübesi arasında kurulabilecek sinerjinin, sektörel gelişim açısından büyük fırsatlar barındırdığı öne çıktı. Forumun çıktılarının, kamu kurumları, bankalar, fintech girişimleri, düzenleyici otoriteler ve uluslararası yatırımcılar açısından yeni iş birliklerine zemin oluşturması beklenmektedir.